İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Eski dostum Arı Maya, gel yanıma koşa koşa

Eski dostum Arı Maya, gel yanıma koşa koşa

Umay SALMAN

Bir dönem okulda hava atma sebebi olan ve koklaya koklaya bitirilemeyen renkli silgilerin üzerinde arzı endam ederdi. Birçok kuşak doğayı onun gözünden öğrendi. Nostaljik kahraman Arı Maya, yeni basımıyla okur karşısında.

Bir gülün içinden meraklı gözlerle çıkan, yaprağın üzerindeki çiy tanesiyle yüzünü yıkayan, doğayı karış karış gezen sevimli mahlukat… Okul yıllarında koklamaktan baygın düştüğümüz, kullanmaya kıyamadığımız renkli silgilerin üzerindeki gülümseyen arı… Çocukluğumuzun kadim dostu Arı Maya’dan bahsediyorum. Şimdi bizim için hasret giderme, yeni nesil içinse tanışma zamanı. Zira Can Yayınları, dünyada milyonlarca satan bu ünlü çocuk romanını yeniden bastı. Kitapta, Maya’yı Mustafa Delioğlu resmetti. Ancak çizimler çocukluğumuzun Arı Maya’sından bir hayli uzak.

Doğayı anlatan masalsı yazılarıyla ün kazanan Waldemar Bonsels’ın kuşkusuz en büyük başarısı Arı Maya. 17 yaşından başlayarak dünyanın dört bir yanına yolculuklar yapan, Birinci Dünya Savaşı’nda savaş muhabiri olarak çalışan yazar sayesinde birçok kuşak doğayı Arı Maya’nın gözünden öğrendi. Çocuk edebiyatının klasiklerinden biri olan Arı Maya o kadar sevildi ki, çizgi filmi de yapıldı.

Arı Maya, yumurtadan yeni çıkan küçük bal arısının gözüyle doğayı, doğada yaşayan canlıları ve insanı anlatıyor. Kitabın en zevkli taraflarından biri hayvanların gözünden insanları görmek. Doğa olayları ve hayvan tasvirlerinde yazarın gözlem yeteneğini takdir etmemek mümkün değil. Kitabı heyecanlı bir doğa yürüyüşündeymiş hissiyatıyla okuyor insan. Her şey Arı Maya’nın kovandaki rutin yaşamı yerine uçsuz bucaksız doğayı tanımak istemesiyle başlıyor ve Maya tüm tehlikeleri göze alarak serüvenine başlıyor. Güneşin doğuşu, gecenin parlak sessizliği karşısında hayrete düşüyor, her tanıştığı hayvanla dost olmaya çalışıyor. Hepsine de en çok merak ettiği insanı soruyor. Tam bir insan canlısı; hem de dere kenarında uyurken gördüğü kız çocuğu karşısında sevinçten gözleri dolacak kadar.

İNSANLARIN ERZAK ODACIĞI
Hayvanların insanlarla yaşadıklarının anlatıldığı bölümler çok incelikli bir biçimde ‘doğada yaşayan her canlıya saygı’ mesajını veriyor. Hayvanların, insanlara ve kıyafetlerine dair tanımları bir hayli eğlenceli. Yusufçuk böceğinin tarifiyle, “Cep, insanların postlarında bulunan erzak odacığı gibi bir yer.” Maya’nın ukala apartman sineği Puk ile tanışması da gülümsetiyor. Uykunun en tatlı yerinde taaruza geçen sineğin yaptığı, insanı çileden çıkarsa da, bunu oyun olarak nitelendiren Puk’un diliyle çok keyifli bir hal alıyor: “Benim odamda yaşlı bir bay oturur. Burnunun özel rengini, dolabında sakladığı bir içkiye borçludur… Kalkar ikindi güneşinde keyfimizi kaçırmasın diye perdeleri çeker. Sonunda kanepe dedikleri bir dinlenme yatağına uzanır, çok geçmeden derinden gelen, boğuk sesler çıkarmaya başlar(…) Benim içinse, bu ses yaklaşma zamanının geldiğini belirtir. Benim için bırakılmış kadehteki içkiden payımı alırım önce… Havalanır, gidip uykudaki bayın alnına konarım… Elin bana doğru yaklaştığını şipşak görürüm… El tam üzerime ineceği sırada bir yan uçuş, tamam! İnsanların nasıl sabırlı olduklarını bilemezsiniz. Neden sonra adam yerinden fırlar, iki ayağının üzerine dikilir, bir araba söz söyler… Ben o sırada çoktan tavanı bulmuşumdur, bırakırım söylensin!”

Arı Maya’nın canlıları tanıma, doğayı keşfetme merakı zaman zaman başına iş açıyor. Örümceğin ağına sıkışıp kalması, arıların ‘haydut’ diye tanımladığı eşekarılarına esir düşmesi ve daha neler neler… Kitabın en heyecanlı yeri Maya’nın eşekarılarının elinden kurtulmaya çalışması. Maya kurtulmayı kendinden çok kovanı için istiyor. Çünkü eşekarılarının kovana saldırı yapacağına kulak misafiri oluyor. Bundan sonrası, Maya’nın eşekarılarının elinden kaçıp kraliçe arıyı uyarmasıyla devam ediyor. Kovanından kaçan küçük arı saldırıyı haber verdiği için bir kahraman olarak vatanına dönüyor. Onun istihbaratı sayesinde balarıları eşekarılarıyla giriştikleri kıyasıya mücadeleden

Arı Maya
Waldemar Bonsels
Resimleyen: Mustafa Delioğlu
Çeviren: Fatma Muhterem
Can Çocuk
224 sayfa

 

Show More