İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Hayvan sevgisinin adı merhamet…

Hayvan sevgisinin adı merhamet…

Irmak ZİLELİ

Çocuklarla ilk, öykülerinden yaptığı Selo’nun Kuşları adlı seçkiyle buluşan Cemil Kavukçu, bu kez sadece çocuklar için yazdı: Havhav Kardeşliği… Kitap, insanların esarete vardırdığı türden bir hayvan sevgisi yerine, tüm hayvanlara dostluk ve merhamet hisleriyle yaklaşmanın önemini vurguluyor.

Cemil Kavukçu’- nun çocuk kitabı Havhav Kardeşliği, farklı yaşam koşullarının içinden çıkıp ortak bir kaderi paylaşan üç köpeğin öyküsünü anlatıyor. Üçü de öyle ya da böyle insanların merhametsizliğinden payına düşeni almış. Kitap, bu üç köpeğin buluşması ve kendilerine ortak bir isim bulmasıyla son buluyor. Esir edildikleri hayvan barınağından kurtuluşun yolu ise o ‘ortak isim’de gizli.

İnsanın merhamet duygusunu ve her canlıya karşı şefkat ve sevgi duymanın güzelliğini hatırlatan Kavukçu’nun Havhav Kardeşliği’nden sonra, çocuklar için derlenmiş Selo’nun Kuşları isimli öykü kitabını okudum. Bu kitaptaki öykülerin ortak bir teması yok ama her birinin kahramanı çocuk ve çocukların dünyasına götürüyor okuru yazar. Yine de kanımca Selo’nun Kuşları, çocuk, genç ve yetişkinler için bir ortak okuma olarak değerlendirilmeli. Üzerindeki ‘Can Çocuk’ logosuna bakıp da yanılmamalı…

Havhav Kardeşliği’yle birlikte iki tane çocuk kitabınız oldu. Önceki, Selo’nun Kuşları ismini taşıyordu. Sonuncusu bir roman, ilki ise öykü kitabı. Bir eserin yaş sınırını belirleyen nedir size göre? Söz gelimi Selo’nun Kuşları bir çocuk kitabı olarak sınırlandırılabilir mi?
Çocuklar için yazıyorsanız, hedeflediğiniz yaş grubunun algılayabileceği bir düzeye oturtmanız gerekiyor yapıtınızı. Örneğin, okul öncesi çocuk kitapları da var. Selo’nun Kuşları’ndaki öyküleri belli bir yaş grubunu düşünerek yazmadım. Daha doğrusu çocuk öyküleri olarak kaleme almadım onları. Bu kitap, sevgili Erdal Öz’ün önerisi (biraz da ısrarıyla) öykülerimden, çocukların da okuyabileceğini düşündüklerim arasından bir seçki yaparak oluştu. Kitapta, 1981 yılında yazdığım ilk öyküm ‘Pazar Güneşi’ de var,ondan 22 yıl sonra yazdığım ‘Ablam’ da. Sorunuzda çok haklısınız, Selo’nun Kuşları bir çocuk kitabı olarak sınırlandırılamaz. Çocukların da okuyabileceği, yetişkinlere çocukların dünyasını anlatan öykülerden oluşuyor. Kitabın kapağında da 11 yaş ve üstü yazıyor zaten.

Havhav Kardeşliği bu anlamda Selo’nun Kuşları’ndan biraz daha farklı. Köpeklerin dünyasına götürüyorsunuz okuru ve çocuklara hayvan sevgisini anlatıyorsunuz. Bir söyleşinizde ise edebiyatta, ama özellikle öyküde bir mesaj olmaması gerektiğini söylüyorsunuz. Çocuk edebiyatı denilince durum daha mı farklı?
Hiç farklı değil. Öyküde yazar anlatmamalı, göstermelidir. Bir iletiniz varsa, bu sezdirilmeli ve okura bırakılmalıdır. Yazar, okuruna tepeden bakarak onu eğitecek, bilinçlendirecek, ahlâk dersi verecek üstün bir güç değildir ki. Yazar, iç dünyasının kapılarını okuruna açmalı ve düşlerini onlarla paylaşmalıdır. Çocuklar için yazılan kitapların onların iyi bir okur olarak yetişmelerine katkı koyacak, düş dünyalarını zenginleştirecek, aynı zamanda düşünmelerini de sağlayacak yapıtlar olması gerekiyor. Bir şeyler öğretmeye çalışan, ders vermek için ileti kaygısı güden yapıtlar edebi niteliklerinden ödün verdiğinden çocuğun dünyasına hiçbir şey katmazlar.

Havhav Kardeşliği’nde karşımıza çıkan köpek kahramanlar; Topik, Pamuk ve Bobo. Üçünün de geldikleri yer farklı. Biri ev hayvanı, öteki eski bir çoban köpeği ve bir diğeri sokak köpeği. İnsanların dünyasında da var bu çeşitlilik. Hepimizin geçmişi, geldiğimiz kültür, yaşam biçimleri birbirinden farklı. Topik, Pamuk ve Bobo nihayetinde ortak bir amaç için buluşabiliyorlar ama… Burada insanlara bir gönderme, bir mesaj var mı? Ve tabii çocuklara da… Bir mesaj yok ama bir gönderme olduğunu söyleyebilirim. Bu kitapta anlatılanlar her ne kadar üç köpeğin hikâyesiyse de, insanların yaşadıklarına çok benziyor. Seçtiğim farklı konumdaki köpek kahramanlarla yaşamı irdelemeye çalışırken, dostluk, arkadaşlık, güven, vefa, dayanışma gibi kavramlar üzerine de sorular soruyorum. Bunu hayvan karakterlerle anlatmanın çocuklara daha ilginç geleceğini düşündüm.

İnsanın merhamet duygularını harekete geçiren bir roman Havhav Kardeşliği. Bugün çok da kıymeti bilinmeyen bir duygu ‘merhamet’. Bu açıdan romanınız bir tür hatırlatma mı? Ve yeni kuşaklara sesleniş mi?
Birçok canlı türünün tükendiği, kalanlara da yaşam hakkının tanınmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Fiziksel yaşamımızı kolaylaştıran teknolojideki çılgın gelişmeler, biz farkında olmadan duygularımızı törpülüyor. En dehşet verici olayları bile olağanmış gibi algılayacağımız bir ‘pişkinlik’ atmosferine giriyoruz. Gitgide de, son derece insanî olan ‘merhamet’ duygumuzu yitirmeye başlıyoruz. Ne birbirimize tahammül edebiliyoruz ne de başka canlılara. Gazetelerde çok sık zehirlenmiş, kurşunlanmış, eziyet görmüş sokak hayvanlarıyla ilgili haberler çıkıyor. Yazdıklarımda belirleyici bir izlek olmuştur ‘merhamet’. Bunun bir hatırlatma olup olmadığını soruyorsanız, evet, bu bir hatırlatma. Aynı zamanda yeni kuşaklara da bir sesleniş. Her canlının yaşam hakkı vardır. Çevremize bir de bu gözle baktığımızda büyük trajediler göreceğiz.

Havhav Kardeşliği’nde tema ön planda. Selo’nun Kuşları’nda ise üst düzey bir edebi anlatım göze çarpıyor. Bu, iki kitabın yaş gruplarının farklı olmasından mı kaynaklanıyor?
Konuşmamızın başında da belirttiğim gibi, Havhav Kardeşliği çocuklar için yazdığım ilk kitap. Burada tema her ne kadar öne çıkıyorsa da, belli bir yaş grubunu hedeflemedim. Yaşamın temel kavramları üzerine bir öykü oturtmaya çalışırken yalınlığı ve anlaşılabilirliği ön planda tuttum. Amacım, çocukların düzeyine inmek değil, onları yetişkinlerin düzeyine çekerek anlayacakları dilden bir roman yazmaktı.

Son olarak, Selo’nun Kuşları’nı okurken kendimi Sait Faik’in hikâyelerinin içinde gibi hissettim. Sait Faik Hikâye Armağanı’nı almış olduğunuzu da biliyoruz. Birincisi, bu değerlendirmeye katılır mısınız? İkincisi ise Sait Faik öykücülüğüyle aranızda kendiniz özel bir bağ hissediyor musunuz?
Selo’nun Kuşları’nı okurken kendinizi Sait Faik hikâyelerinin içinde gibi hissetmeniz, beni onurlandıran, çok güzel bir değerlendirme. Bunu hak etmek her öykücünün düşüdür. Sait Faik, kendi kuşağını olduğu gibi kendisinden sonraki kuşakları da etkilemiş biridir. Aramızdaki özel bağ, yazdıklarıyla yoluma bir ışık düşürmesi ve bana yazma cesareti vermesidir.

Havhav Kardeşliği
Cemil Kavukçu
Resimleyen: Mustafa Delioğlu
Can Çocuk / 104 sayfa
Show More