İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Kâbus devam ediyor!

Kâbus devam ediyor!

Zarife BİLİZ

Zarife Biliz “Büyü de Gel” adlı bu köşede her ay, yetişkinlerin de okuyabileceği çocuk ve gençlik kitaplarını tanıtacak. Biliz’in ilk yazısı, dosya konumuz düşünüldüğünde ihmal edilemeyecek bir seri hakkında; Darren Shan Efsanesi. Karanlığın içinde korkuyla buluşmak için burdan buyrun!

“Küçükken korkmaya bayılırdım,” diye başlıyor İngiliz korku ve fantezi kitaplar yazarı Darren Shan’ın saga olarak adlandırılan vampir serisinin ilk kitabı Ucubeler Sirki. İnsan korkmaya niye bayılır ki? Nedir korku mesela? Açıp sözlüğe baktım. Türk Dil Kurumu’nun Türkçe sözlüğü şöyle tanımlıyor korkuyu: “Bir tehlike ya da tehlike düşüncesi karşısında uyanan kaygı duygusu.” Korkunun insanın hayatta kalma mücadelesinde çok temel bir güdü, önemli bir silah olduğunu
biliyoruz. Korkunca vücudun salgıladığı adrenalin bizi hayatta kalmak için gerekli tüm silahlarla donatıyor. Kalp atışlarımız hızlanıyor, göz bebeklerimiz büyüyor, algımız keskinleşiyor, dayanıklılığımız artıyor; vücut kaçmak, gerekirse savaşmak için şart olan donanımı hazırlıyor.

Korkuyu genel olarak olumsuz bir duygu diye adlandırdığımız, normal hayatta korkacak duruma düşmekten çekindiğimiz düşünüldüğünde, belki de bir temrindir çocuklukta korkma sevdası. Hayata bir tür hazırlıktır. Gece vakti evde yalnız kalındığında çıtırtılardan, bacada uğuldayan rüzgârın çıkardığı seslerden, karanlıkta gizlenen canavarlardan korkmamak için yapılan bir alıştırmadır belki de. Kitaplar insanı hayata hazırlar deriz ya, korku kitabı okumak da korkuyla ilk yüzleşmenin en zararsız biçimidir belki. Darren Shan kitabın girişine yazdığı önsözde bu durumu imlemiş, edebiyatın gücüne dair önemli bir not da düşmüş. Şöyle diyor yazarımız:

“Gerçek hayatın özelliklerinden biri de aptalca bir şey yaptığınız takdirde, bunun genelde size pahalıya mal olmasıdır. Kitaplarda ise kahramanlar istedikleri
kadar hata yapabilirler. Ne yaptıkları önemli değildir, çünkü sonunda her şey tatlıya bağlanır. Kötü adamları yener, işleri yoluna koyarlar ve ortalık güllük gülistanlık olur… Gerçek hayat kötüdür, acımasızdır. Kahramanlar, mutlu sonlar ve olması gerekenler umurunda değildir. Gerçek hayatta kötü şeyler olur. İnsanlar ölür. Kavgalar kaybedilir. Kötülük çoğu zaman kazanır.”

İYİ VAMPİR Mİ DEDİNİZ?
Darren Shan, geleneksel vampir folklorunun, iyilik ve kötülük kavramlarının farklı şekilde yorumlandığı modern bir çeşitlemesi şeklinde adlandırabileceğimiz bu serisinde olayların örgüsünü bir ‘Ucubeler Sirki’nde açıyor. Sıradan bir iyi aile çocuğu olan Darren ile, içinde yaşayan kötülük çeşitli psikologlarca ehlileştirilen arkadaşı Steve’in buldukları bir ilandan yola çıkarak, her şeyin gerçek ve olabildiğince tehlikeli olduğu bir ucubeler gösterisine gitmesiyle başlıyor her şey. Hayal gücünün zorlandığı yaratıklarla dolu bu yasadışı gösteri, şehrin en uzak köşesinde, camları kırık, karanlık kapısı bir devin açık ağzını andıran terk edilmiş bir tiyatroda yapılıyor.

Sokulduğu transtan uyandırıldığında seyircilerden birinin kolunu koparan Kurtadam; kaburgalarına vurarak çıkardığı sesle piyano çalan dünyanın en zayıf insanı, lastik adam Kaburga Alexander; bir ineği birkaç saniye içinde öğütebilecek iştaha sahip, üstelik cam ve demir de yiyen Çiftgöbek Rhamus; isterse suratında anında, kimsenin kesemeyeceği bir sakal uzatabilen güzel kadın Truska; ve en önemlisi de, müphem Bay Crepsley ile devasa örümceği Madam Octa gösterinin kahramanlarından bazıları.

Arkadaşı Steve’i başını soktuğu beladan ve ölümden kurtarmak için bildiği hayatını terk etmek ve vampir yardımcısı olmak zorunda kalan Darren’ın maceraları işte böyle başlıyor. Darren aslında iyi bir çocuk. Vampir olmayı bir türlü hazmedemiyor. Kanını emdikleri canlıları öldüren vampanez’lerin aksine kurbanlarına zarar vermeyen iyi vampirler de olsalar, Darren hayvan kanı kendisine yetmeyince insan kanı içmeyi bir türlü kendine yediremiyor.

Darren Shan, vampir edebiyatının klasiği, her çağa meydan okuyan Dracula’dan bu yana, vampir folkloruna farklı bir soluk getiriyor. Burada iyilik ve kötülük kavramları iç içesokulurken, vampirler mutlak kötü olmaktan ziyade ‘öteki’ olarak ele alınıyor. Arkadaşlığın önemi teması kitabın satırlarında ustalıkla işlenirken, “İnsanın bir aileye sahip olması için ille de bir ‘kan bağı’ şart mıdır?” sorusu alttan alta okurun kafasını kurcalıyor.

Bunlar Darren Shan’ın vampir edebiyatına, vampir folkloruna üflediği modern soluğun sadece birkaç unsuru. Shan’ın vampir serisi bizi çocukluğun kaygısız, ama korku ve huşu dolu dünyasına götürüyor.

Darren Shan
Vampir Prensi
Çeviren: Arif Cem Ünver
Tudem Yayınları / 176 sayfa
Show More