İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Bambaşkadır çocukluğun neşesi

Bambaşkadır çocukluğun neşesi

Ayşegül UTKU GÜNAYDIN

İlkokul dördüncü sınıf öğrencisi Levent’in büyüme sancılarını ve kardeşi Mert’in haylazlıklarıyla nasıl başa çıktığını anlatan beş kitaplık Levent başlıklı seri, çocuklara çocuk diliyle seslenmeyi başarıyor. Dokuz yaş ve üstü okurları hedefleyen seri, yalın ve mizahi diliyle de dikkati çekiyor.

Her yetişkinin unutamadığı ilkokul maceraları vardır. Geriye dönüp baktığınızda bu hatıraların yerinin, ileriki yıllardaki okul anılarından çok daha farklı olduğunu görürsünüz. Çünkü çocuk dünyası ve masumluğu ile bezenmiş, biraz haylaz ama eğlenceli bir dünyaya işaret ederler.

Kimi zaman iki yetişkin olarak annemle oturup anılarımıza dair konuşuruz. Bunlar arasında hiç unutamadıklarımız genelde çocukluğa ilişkin olanlardır ve en özelleri de onlardır kanımca.

Kendisi de yıllar sonra çok iyi bir öğretmen olan annemin, ilkokul yıllarında aslında hep tembeller sırasında oturmaya mahkûm olması, öğretmenin verdiği kitabı her seferinde belli bir yere kadar okuyup gerisini bir türlü getirememesi gibi, bugün bile bizi gülümseten hatıralarla dolu zihinlerimiz. Ya da, yine annemin, o yıllarda çocukların gelişmesi için ders aralarında dağıtılan süt tozu ve balık yağını hiç sevmediği için çantasına atması ve balık yağının hep çantanın içinde patlaması, bu yüzden çantasını öğretmene göstermeden yıkamaya çalışması…

Benimse ilkokulda en sevdiğim zaman dilimi teneffüsler ve öğle tatiliydi. Sıra arkadaşımla evden getirdiğimiz yiyecekleri aceleyle yedikten sonra bahçeye koşar, kalan zamanı oyunla geçirmeye çalışırdık. Kızlar olarak evden getirdiğimiz lastik iplerle kim daha iyi ip atlayacak yarışına girerdik. Bu yüzden ip atlamaktan dizlerimizin arkası kızararak yara olurdu. Türlü haylazlıklar yapmaktan da geri kalmazdık.

Mustafa Orakçı’nın Timaş Yayınları’ndan çıkan, dokuz yaş ve üstü okurlara seslenen beş kitaplık Levent serisi, yetişkinleri çocukluk yıllarına götürecek, çocuk okurlara ise “bunu ben de yapıyorum” dedirtecek türden öyküler içeriyor. Serinin yayımlanmış kitapları; Okulsuz Dünya, Perili Evden Kaçış, Mezarlıktaki Hayalet, Hayvanları Bizden Koruma Günü ve Dilek Kutusu Açılıyor başlıklarını taşıyor. Her kitap, beş ya da altı öykü içeriyor.

ÇOCUK ALGISI
Bu öykülerdeki temel izlekler, çocuk dünyası ve algısı üzerine kurulu. Bu nedenle de çocukların imgelem dünyalarını gözlemleyen, okuru da bu dünyanın içine çeken öykülerle karşı karşıyayız. Serinin ana karakterleri, ilkokul dördüncü sınıfa giden Levent ve onun haylaz kardeşi Mert. Levent, hem aynı okula gittiği kardeşi Mert’in başına ördüğü çoraplarla uğraşıyor, hem de kardeşiyle birlikte büyümeye çalışıyor.

Kimi öykü, karakterlerden birinin aşamadığı bir korku üzerine, kimi okulda yaptıkları haylazlıklar üzerine temellendirilirken, kimisi de dünyayı ve gerçeği kavrama çabalarında çocuk algısına ve bu algıdaki mizahi öğelere işaret ediyor. Her bir öyküde Levent ve Mert’in olaylara bakış açılarına ve bakış açılarının nasıl değiştiğine tanık olurken, iki kardeş arasındaki gizli ama tatlı çatışmanın da bütün seri boyunca devam ettiğini görüyoruz.

Mesela, Hayvanları Koruma Günü’nü kutlamak amacıyla Levent ile Mert’in evlerinden evcil hayvanlarını getirmek yerine, dere kenarından kurbağaları toplayıp sınıfı günün sonunda kaosa süreklemelerini; yaptıkları hatayı anlayıp cezalarını çektikten sonra Levent’in muzır bir şekilde 4 Ekim’i “Hayvanları Bizden Koruma Günü” olarak değiştirmesini anlatan Hayvanları Bizden Koruma Günü adlı öykü en renkli hikâyelerden biri.

Öğretmenlerinin Çin’le ilgili verdiği ödev üzerine, yerinde inceleme ve gözlem yaparak öğrenme amacıyla Levent ve arkadaşlarının bir olup Çin’e gitme niyetiyle komşunun bahçesini kazarak su borularını patlatmaları da, çocukların hayal güçlerinin ve algılarının nasıl işlediğine dair güzel bir örnek.

Çocukların ve çocukluğun engin imgelem ve hayal gücünü yansıtması, üstelik bunu yalın bir dille yapması bakımından, Levent’in beş kitaplık maceralarını çocuklar kaçırmasa iyi olur!

Levent – Okulsuz Dünya
Mustafa Orakçı
Resimleyen: Derya Işık Özbay
Timaş Yayınları / 96 sayfa
Show More