İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Roman gibi hayatlar

Roman gibi hayatlar

Yankı ENKİ

Amerikalı yazar Jeannette Walls, Türkçeye de çevrilen Camdan Kale adlı anı kitabıyla tanındı tüm dünyada. Yazar, Atlar Kadar Özgür adlı romanında da paralel bir çizgide ilerliyor, ancak bu sefer 1901 yılında doğan büyükannesinin sıradışı yaşamını anlatıyor.

Çocukluğumuzdan itibaren birçok gerçek öykü dinleriz ailemizin büyüklerinden. Babamızın ilk yaşadığı evle ilgili anıları, annemizin okul maceraları, dedemizin askerlik öyküleri, anneannemizin göç maceraları… Bunlar kimi zaman ilginçliğini kaybeder yaşımız büyüdükçe, kimi zamansa giderek daha fazlası anlatılır bize. Yaşımıza göre paylaşılan ayrıntılar çoğalır, anıların başka yüzleri olduğunu da öğreniriz. Tam bu sıralarda, içimizde büyümekte olan bir yazar varsa, ailemizin öykülerini kaleme almanın hayalini kurarız. O anılar unutulsun istemeyiz çünkü, bizden sonraki neslin de haberdar olmasını arzularız.

AİLE ÖYKÜLERİ

Amerikalı yazar Jeannette Walls, Atlar Kadar Özgür adlı romanında bu hayali gerçekleştirmiş ve büyükannesi Lily Casey Smith’in yaşamını bir kitap haline getirmiş. Walls, daha önceki kitaplarıyla listeleri zorlamış bir yazar. Türkçeye de çevrilen Camdan Kale adlı anı kitabıyla tanınan Walls, bu kitabıyla da paralel bir seyir izliyor yazarlığında. Bu romanda kendine özgü bir kadın olan büyükannesinin yaşam öyküsünü kaleme almış Walls, ancak kaçınılmaz olarak hem yazarın kendisi hem de annesi kitabın sonlarına doğru bir roman kahramanı olarak karşımıza çıkıyor. Jeannette Walls’un asıl niyeti annesi hakkında bir kitap yazmakmış, ama annesi ona kendi yaşamının o kadar da ilginç olmadığını ve asıl kaleme alınması gereken kişinin annesi Lily Casey Smith olduğunu söyleyince yazarın planları da değişmiş.

Atlar Kadar Özgür, 1901’de doğan Lily’nin çocukluk anılarıyla başlıyor ve roman boyunca onun ağzından okuyoruz olanları. Atlar konusunda uzman olan babasının yanında bu güzel hayvanlarla içli dışlı büyüyor Lily. Babası da atlarla insanlarla olduğundan daha sağlam bir bağ geliştirmiş adeta. Onun atlar için söyledikleri, Lily’nin kulağına küpe oluyor, yaşamı boyunca hatırlayıp kullanacağı altın sözlere dönüşüyor. Atları tanımak ve onlarla iletişim kurmak, yaşamı, insanları tanımakla aynı öneme sahip gibi gözüküyor böyle bir çiftlik yaşamında.

BÜYÜK ŞEHRE GELİNCE

Ne var ki Lily ilerleyen yıllarda çiftliği ve aile evini terk edip büyük şehre yerleştiğinde bunun her zaman böyle olmayabileceğini fark ediyor. Atların yerini arabaların, ahırların yerini garajların aldığını görüyor. Öncesinde, hep öğretmen olmak var Lily’nin aklında. Aslında o yıllarda bir kadının önünde çok da seçenek yok; ya öğretmen ya hemşire ya da sekreter olması bekleniyor kadınlardan. Diğer yandan savaştan dönen askerlere her zaman öncelik tanınıyor ve kadınlar da sınırlı iş imkânıyla karşı karşıya kalıyor. Bu ayrıntılar bize romanda sadece bireysel bir öykünün anlatılmadığını, dönemin ruhunun, toplumsal koşulların da işlendiğini gösteriyor.

Kitapları çok seven Lily, hayattaki amacının öğretmek olduğunu düşünüyor. Genç yaşta kendisinden küçüklere öğretmenlik yapıyor. Ücra kasabalara gidip bildiklerini öğretiyor. Bir yandan hayatta kalmaya çalışıyor. Mutlu bir evlilik planlarken birlikte olduğu erkekten de bir darbe yiyor ama tekrar mutluluğu bulana kadar yılmıyor. Hele ilk defa bir uçak gördüğünde bambaşka hayallere kapılıyor Lily. Kendine yeni hedefler koyuyor.

Hep kendi ayakları üzerinde duran, ona verilen yaşamı değil, başka bir yaşamı, hayal ettiği yaşamı isteyen ve bunun için de gayret eden bir kadının ilham verici öyküsünü okuyoruz bu romanda. Jeannette Walls, sadece çok sevdiği büyükannesinin değil, özgür bir kadının öyküsünü anlatıyor bize.

Atlar Kadar Özgür Jeanette Walls Çeviren: Nil Bosna Kafka Yayınevi 365 sayfa
Atlar Kadar Özgür Jeanette Walls Çeviren: Nil Bosna Kafka Yayınevi 365 sayfa
Show More