İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Resimlerin peşinden giden öyküler

Resimlerin peşinden giden öyküler

Sennur SEZER

Fatih M. Durmuş’un hazırlayıp resimlediği, Nasreddin Hoca Fıkraları ile Türk Masalları ve Hikâyeleri adlı kitaplar, gerek anlatıları gerekse resimleriyle geleneksel kültüre ait hiç eskimeyecek unsurları yakınımıza getiriyor, başka bir dünyayı hatırlatıyor.

Cemal Süreya, “Mardin” şiirinin sonunda fısıldayıverir okuruna: “Kılıç kalkan gürz ve at / Tâ çocukluğumdan beri / Ne buldumsa okudum / Sonunda anladım ki / Bir kitapta resim şart”. Fatih M. Durmuş’un hazırlayıp resimlediği kitapları okurken bu dizeleri tekrarlayıp durdum. Durmuş’un kitaplarından biri Nasreddin Hoca Fıkraları, öteki Türk Masalları ve Hikâyeleri. Her iki kitap da Pan Yayıncılık’tan çıkmış.

Fatih M. Durmuş, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Grafik bölümünü bitirmiş, 1992’de Alpay Kabacalı’nın yazdığı Nasreddin Hoca kitabını resimlemiş. Bu kitabı kendisinin derleyip resimlediği Türk Masalları’yla Dede Korkut Hikâyeleri izlemiş.

BAYRAM KALABALIĞI

Durmuş, Nasreddin Hoca Fıkraları’nın ilk sayfalarında Hoca’yı tanıtıyor. Bizi onun yaşadığı coğrafyaya götürerek başlıyor işe. Bir yanda Bizans İmparatorluğu, öte yanda Timur’la Mo- ğol orduları… İkisinin ortasında Selçuklu İmparatorluğu…

Selçuklu İmparatorluğu’nun Konya’sında Mevlana. Az ilersinde öğretmenlerinin peşinde okula giden öğrenciler. Çift sürenler. Kervanlar ve yük taşıyanlar. Nöbetçiler. Askerler. Dalgalı denizlerde yük gemileri, balık tutanlar. Kırşehir’de bir dizinde aslan, öte dizinde ceylanıyla “Hünkâr” Hacı Bektaş… Ve çağlayanlar, camiler, kiliseler, uçan kuşlar, keyifli balıklar, tasasız kaplumbağalarla kazlar. Surlar, kaleler, tarlalar, kaleler, örenler, öküzler, kedi köpekler, tilkiler… Nasreddin Hoca bu bayram kalabalığı kaynaşmasının ortasında, yorulmaz arkadaşı eşeği ile dikilmiş bekliyor. Ne bekliyor Hocamız? Elbette sayfayı çevirmemizi bekliyor. Yoksa nasıl tanıyabileceğiz onu?

Nasreddin Hoca’nın en önemli özel- liği şöyle tanımlanmış: “O, her kesimden insanın, köylünün, kentlinin, zenginin, yoksulun düşüncelerini, çelişkilerini, eleştirilerini dile getirmiştir. Fakat bunları öylesine zarif ve zekice yapmıştır ki, kimse onun bu eleştirisinden gocunmamıştır. Hoca, başkalarını eleştirirken aynı eleştiriyi kendisine de yapmaktan çekinmemiştir. Bu, bir tür özeleştiridir ki bunun yapılması olgunluk ister. Hoca, böylesine ol- gun bir karakterdir. Ho- ca, hayalci değil gerçekçidir. Onda, hiçbir  zaman abartıya, hayali olana yer yoktur. Hoca’nın halkı güldürmesi asla bir dalkavukluk biçimini almaz. Zalim, işgalci ve hırslı bir hükümdar karşısında sakin, güler yüzlü, ağırbaşlı ve nüktedan biri olarak dik durmuş ve milli bir simge haline gelmiştir. Öyle ki zaman içerisinde bazı başka fıkralar ve olaylar da Nasreddin Hoca’ya mal edilmiştir.”

Türk Masalları ve Hikâyeleri, Türklerin yaşadığı coğrafyada söylenen masal ve öykülerin yanı sıra, Karagöz ve Hacivat diye adlandırdığımız gölge oyunundan sahneler, Ergenekon, Lokman Hekim, Yunus Emre söylencelerinden, Nasreddin Hoca fıkralarından örnekler içeriyor. Orta Asya coğrafyasının develeri, Dedem Korkut ve kopuzu, “yurt” denilen yuvarlak çadırlar, Orta Asya’da giyilen başlıklar, Osmanlı dönemi giyimleri, halılar, kilimler, cinler, melekler, minyatür düzeninde resimlerle yer alıyor kitapta. Bence yazılar yanında resimlerin anlattıklarına da dikkat etmek, resmin öyküyü tamamlayışını fark etmek, ayrı bir keyif verecektir okura. Ben Ergenekon Destanı’ndaki kırık kağnıları unutamıyorum.

Cemal Süreya ne demişti: “Bir kitapta resim şart.”

Türk Masalları ve Hikâyeleri Hazırlayan ve Resimleyen: Fatih M. Durmuş Pan Yayıncılık, 96 sayfa
Türk Masalları ve Hikâyeleri
Hazırlayan ve Resimleyen: Fatih M. Durmuş
Pan Yayıncılık, 96 sayfa
Nasreddin Hoca Fıkraları Hazırlayan ve Resimleyen: Fatih M. Durmuş Pan Yayıncılık, 192 sayfa
Nasreddin Hoca Fıkraları Hazırlayan ve Resimleyen: Fatih M. Durmuş
Pan Yayıncılık, 192 sayfa
Show More