İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

İçinden deniz geçen masallar

Italo Calvino, masal derlediği “iki yıl boyunca ormanların ve büyülü sarayların içinde” yaşadığını söylemiş. Biz de Deniz Masalları’nı okurken dalgaların arasında batıp çıkıyoruz.

Gökçe Ateş AYTUĞ

Masal derlemek efsunlu bir iş olsa gerek. Arşiv karıştırmak, hele de diyar diyar gezip diyarlarda masalların, masallarda diyarların izini sürmek. “Ben masalların gerçek olduğuna inanıyorum” diyen Italo Calvino da ülkesindeki masalların peşine düşmüş Venedik’ten Sicilya’ya masal gibi masallar derlemiş. Söz konusu kitabımız, Deniz Masalları. Calvino anlatmış, Barbara Nascimbeni resimlemiş, Meryem Mine Çilingiroğlu çevirmiş. CALVINO’NUN MASALLARI Italo Calvino, 20. yüzyılın en önemli yazarlarından. Romanları, hikâyeleri ve denemeleriyle dünyanın dört bir yanında okunmaya devam ediyor. Masal tadındaki İkiye Bölünen Vikont, Ağaca Tüneyen Baron ve Varolmayan Şövalye üçlemesinin çocuklara yönelik resimli baskıları da yayımlandığından, sadece yetişkinler değil çocuklar da tanıyor onu. Bir süre önce de İtalya’dan derlediği masallar yine Yapı Kredi Yayınları-Doğan Kardeş serisinden yayımlanmaya başladı. Calvino’nun masalcı yönünü keşfetmek hem güzel anlatılmış masallar dinlemeye hem de Calvino’yu, eserlerindeki süzülmüş dilin, imgeselliğin, zaman-mekân ilişkisinin kaynağını anlamaya olanak sağlıyor. Çeşitli başlıklara ayrılmış bu seçkinin en yenisinde ise Yengeç Prens kitabından alınmış, tam ortasından, içinden, kıyısından deniz geçen masallar yer alıyor. Altı masaldan oluşan Deniz Masalları’nda yetişkinleri “çocuğa görelik” bağlamında tartıştıranlar da dahil olmak üzere klasik masalların pek çok öğesine rastlamak mümkün: Kurtarılmayı bekleyen prensesler, âşıklar, cadılar, büyü, tutsak bedenler, saraylar, krallar, meydan okumalar, ölümler. Masalların çoğu bir mutlu son klasiği olarak âşıkların evliliğiyle bitiyor.Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine. Fakat anlatıcı Calvino olunca, güçlü imgeler arasında gezindiğinizden emin olabilirsiniz. Liguria’dan “Yosunlarla Kaplı Adam” masalında, denizden yosunlarla kaplı çıkan, ceplerinden ve kıyafetindeki yırtıklardan balıklar, minik yengeçler fırlayan adamın beyazlar giymiş gelinin yanına geçip onunla evlenmesi, unutulmayacak bir resim bırakıyor zihnimizde. Sicilya’dan “… İle Dolu Yük Gemisi” masalında ise fakir oğlan, kralın kızına âşık olduğu için küçük bir gemiyle koca denize açılmak zorunda kalınca, dümeninde Baş Melek Mikâil’le altın bir gemi beliriverir. Oğlan yoksul olarak açıldığı denizden altın yüklü gemisiyle döner, kralın kızıyla evlenir. Öte yandan klasik masallardan umulmayacak sürprizler de barındırıyor Deniz Masalları. Sicilya’dan “Balık Kola” masalında örneğin denizi çok seven Kola, annesinin ahı tutunca yarı insan yarı balığa dönüşür. Yani bir nevi “denizadamı”na. Denizkızlarına alışkın olan biz okurlar için Kola’nın öyküsü bir de Nascimbeni’nin masallara layık resimleriyle birleşince, şiirsel bir anlam kazanıyor. Venedik’ten “Yengeç Prens” masalında ise kurtarılmayı beklemek yerine sevdiği adamı bizzat kurtaran bir prenses çıkıyor karşımıza. Prenses, dev bir yengecin kabuğunda tutsak kalmış bir prense âşık olur. Prensin tek kurtuluşu, onu hapseden perinin başının üzerindeki çiçektir. Prenses o çiçeği alıp sevdiği adamı kurtarabilmek uğruna azgın dalgalara meydan okur, dev bir yengecin kabuğunda tutsak kalmış prensin üzerindeki büyüyü canı pahasına bozar. Kitaptaki altı masalı birleştiren unsur elbette Calvino’nun sesi ve deniz. Italo Calvino, masal derlediği “iki yıl boyunca ormanların ve büyülü sarayların içinde” yaşadığını söylemiş. Biz de Deniz Masalları’nı okurken dalgaların arasında batıp çıkıyoruz. Deniz bazen yutarken kahramanları, bazen kaderlerini değiştirirken, bazen de sevdiklerine kavuştururken gökten üç elma düşüyor, biri anlatana, biri dinleyene, biri de kime isterseniz ona. Masalcı Calvino’ya teşekkürlerle.

Deniz Masalları Italo Calvino Resimleyen: Barbara Nascimbeni Türkçeleştiren: Meryem Mine Çilingiroğlu Yapı Kredi Yayınları, 100 sayfa
Deniz Masalları Italo Calvino Resimleyen: Barbara Nascimbeni Türkçeleştiren: Meryem Mine Çilingiroğlu Yapı Kredi Yayınları, 100 sayfa
Show More