Sempé, dizinin diğer kitaplarında olduğu gibi Âşıklar’da da kendine özgü bir kurgulama, öyküleme dili geliştirir; bir çeşit edebiyat üretimini çizimlerle bir arada ortaya koyar. Bizde çok da kabul görmemiş “küçürek öykü” tanımlaması bağlamında düşünülebilecek minimal öyküler vardır kitapta. Yazan: Nilay [...]
İnsan ömrünün misliyle fazlası bir zaman geçtikten sonra Winzy, ölümsüzlüğün ilk zamanlar düşündüğü gibi bir ödül, bir nimet değil başlı başına bir ceza, bir lanet olduğunu fark eder. Yazan: Karin Karakaşlı Her geçen anla ömrümüzden akan zaman, neyin geçici neyin [...]
Öyle “erkek” ki kitaptaki kahramanlarımız, hayatla ilişkilerini neredeyse sadece cinsiyetleri üzerinden kuruyorlar. Çevrelerindeki kadınları ötekileştirmekten, aşağılamaktan, eril dillerinden ve ayrımcılıktan bir an olsun imtina etmeden, “aşk kadını” gibi üçüncü sınıf etiketler yapıştırarak, maceralarını adeta nefret söylemi sınırında yaşıyorlar. Yazan: Alev [...]
Melek Özlem SEZER Samanadam’ı özgürleşmekten, üç adım daha ötesini keşfetme arzusundan alıkoyan nedir? Neden hâlâ bir nesneymiş gibi tarlada öylece dikilip köle ahlâkında kalmakta bulur mutluluğu? Tekrarında bunca ısrar edildiğine, hatta çok zaman kitlesel bir deneyime dönüştüğüne göre “hakikat”ten kaçmanın [...]