İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Kafanızın içi size kimsenin yardım edemeyeceği bir yerdir

Kafanızın içi size kimsenin yardım edemeyeceği bir yerdir

G. Mine OLGUN

Genç yazar Judith Fathallah’ın kendi anoreksi hikâyesinden esinlenerek yazdığı Maymunu Ehlileştirmek, genç bir kızın anoreksi uçurumunun kenarına sürüklenişini ve hastalığı nasıl yendiğini adım adım ve tüm gerçekliğiyle ortaya koyuyor.

Maymun, Jessica’nın içindeydi. Güçlü, öfkeli, ısrarcı ve sürükleyici bir sesi vardı. Acımasız ve her zaman kötü sürprizler hazırlayan bir dünyaya karşı ayakta durabilmek için bir yoldaş… ‘Acı söyleyen bir dost ses’, güvencede olmanın, kabul görmenin ve büyümenin tehdidinden kurtulmanın tek yolunun ince olmak olduğunu yineleyip duran.

Jessica, tükenmek pahasına Maymun’a kulak verdi. İstediği, kontrolü elinde tutmaktı. Dünya çılgın bir yerdi. Daha çok küçükken, her şeyin istikrarsız, bulanık ve sahte olduğunu anlamıştı; ‘kesinliğe’ ulaşmanın yolu onu kendi kendine sağlamaktı. Ve savaş başladı; dünyayla değil kendisiyle…

ZAYIFLAMA RİTÜELİ
Nerede başladığı bulunabilir. Bir barajda toplanan su gibi, onu hissedersiniz. Fakat durdurmak için bir şey yapmazsınız, yapamazsınız ve bir süre sonra baraj taşar. Başlarda masum bir diyetti. –Tüm ergenler diyet yapar.– Ancak midesinde portakal çiçeği gibi ufak ama keskin bir dargınlık tohumu kök salmaya başlamıştı bile. Hayatı bir zayıflama ritüeline çevirip vahşi Maymun için oruç tutmaya başladığında, Jessica sadece on üç yaşındaydı. Ama ardında başa çıkılması güç, derin acılar vardı. Henüz dokuz yaşındayken çocukluğun yıldızlı gökyüzü bir anda kararmıştı. Babası ölen kız oydu. Korkunun ve dehşetin nesnesiydi. Hiç endişe duymadığınız bir zaman, siz konuşur ve gülerken babanız ölmüşse, ne yaparsınız?

Jessica’nın çocukluğu da ölmüştü. O küçük kızla arasındaki uçurum gittikçe büyüyordu. Jessica büyüyordu. Fakat babası duvarda asılı duran resimde sonsuza kadar aynı kalacaktı. Annesi, Jessica’yı ve ağabeyini sarıp sarmaladı “O hiçbir zaman babası gibi olmadı.” Artık onları farklı bir hayat bekliyordu. Bir süre sonra aralarına parkinson hastası anneannesi de katıldı. Jessica böylece deliliğin sınırlarını anladığını düşündü. Annesi çok yorulduğu için kendini suçlu hissediyordu,
ilgisiz kaldığı içinse onu kıskanıyordu. Okulda işler iyi gitmiyordu. Tüm bu karmaşada en baskın çıkan Maymun’un sesiydi: “Bana ihtiyacın var. Seni doğru yolda tutan, dik ve ince yapan benim,” diyen. Jessica’nın yalnızca ona ihtiyacı vardı. Bu ses ayakta kalmasını sağlıyordu. Zayıflama hızına, ne kadar başarılı olduğuna hayret ediyordu. Dünyayla ilişkilerini yavaş yavaş koparıyordu. Bir zayıflasa, tabii ki ailesiyle iyi ilişkiler kuracak, okula önem verecekti. Karnı dümdüz olmalıydı,
dümdüz ve masum.

ŞAŞIRTAN TEŞHİS
Jessica, kendisine anoreksi teşhisi koyulduğunda hayrete düştü. Onun kadar şişman birisi nasıl anoreksik olabilirdi. Sonra rahatladı: Kimse, acısına kayıtsız kalamazdı. Ama, artık başa çıkamıyordu. Bedeni de ruhu da tükenmişti. Tek bir seçenek vardı: Psikiyatri Merkezi. Çaresizce orada olmak istedi. İnsanların onu canavarın sesinden koruyabilecekleri, egzersiz yapmamak için bahane olan bir yer. Fakat vahşi Maymun’u ehlileştirmek o kadar kolay değildi.

Düşünsel düzeyde doğru olanı biliyordu Jessica. Ama yapamıyordu. Çünkü Maymun’un ona layık gördüğü şey acıydı. Tembellik yapmaması gerekiyordu. İçeride ne kadar acı çektiğini diğer insanların görmesi gerekiyordu. Oysa canı yanıyordu ve durmak istiyordu. Dolayısıyla Maymun’un kendisinin bir parçası olduğunu ve
onu durduracak tek kişinin yine kendisi olduğunu anladığında, yani gerçekten kendisi için iyileşmeye karar verdiğinde hayat yeniden başladı. Zaman artık akıyordu.

Çünkü Jessica büyümeyi kabullenmişti ve cebi kelimelerle doluydu: “Anoreksi; korku, suçluluk duygusu, saplantı ve mutlak mükemmellik dürtüsüdür. Masumiyetin ve çocukluğun yitirilmesidir. Bir yakının ölümü, boşanma ve parçalanmış ailedir tetikleyici nedenler; parlak dergiler değil.”

Maymunu Ehlileştirmek
Judith Fathallah
Çeviren: Nursel Yıldız
Tudem Yayınları / 284 sayfa
Show More