İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Ana kucağından daha güvenli bir ülke yok

Sahip oldukları her şeyi yanlarına alıp yola çıkıyorlar bir gece. Günlerce süren bu yolculuk sırasında taşıdıkları her şey birer birer azalıyor. Sonunda sınıra ulaşsalar da geçmelerine izin verilmiyor…

Yazan: Sanem Erdem

“Ülkelerinde kalıp savaşsalarmış…” Türkiye’deki Suriyelilerden bahsedildiğinde, düşüncelerini bu ifadelerle özetleyen insanlara denk geliyorum sık sık ve bu kişilerin samimiyetlerini sorgularken buluyorum kendimi: “Ya siz olsanız ne yapardınız?”
Francesca Sanna’nın yazıp resimlediği Yolculuk adlı kitap, böyle bir ortama farklı bir soluk getiriyor. Hikâyenin yeri ve zamanı belli değil. İki çocuğun aktardığına göre, mutlu mesut bir hayat sürerken, bir gün çıkan savaşın babalarını ellerinden almasından sonra, anneleri onları güvende olacakları bir yere götürmek istiyor. Korkmadan yaşayabilecekleri bir yere…
Sahip oldukları her şeyi yanlarına alıp yola çıkıyorlar bir gece. Günlerce süren bu yolculuk sırasında taşıdıkları her şey birer birer azalıyor. Sonunda sınıra ulaşsalar da geçmelerine izin verilmiyor. Çocuklar ormanın derinliklerinde korku içinde olmalarına rağmen, daima cesur görünen annelerinin koynunda güvenle uyuyorlar. Ve annelerinin aslında ne kadar korktuğu ne kadar endişeli olduğu, çocukları göğsünde uyurken ağlayan anne resmini görünce hissediliyor. Bana göre kitabın en güçlü, bana en fazla dokunan bölümleri, metin ile görsel ifadelerin tezatlık sağladığı bu iki sayfa.
Yanlarında taşıdıkları teker teker azalmaya devam ederken sınırdan geçmeyi başarıp ormanlar, denizler aşıyorlar. Kitap bitiyor ama yolculukları bitmiyor. Ellerinde kalan tek şey ise umut, hikâyelerine baştan başlayabilecekleri güvenli bir yuva bulma umudu.
Francesca Sanna, çeşitli insanların göç hikâyelerini dinledikten sonra bu kitabı meydana getirmiş. Yolculuk, daha önce çizer ve grafik tasarımcı olarak eserler veren yazarın ilk resimli kitabı. Doğal olarak yazarın derdini görsel olarak anlatmakta çok daha başarılı olduğunu düşünüyorum, metinler ise şaşkınlık ve korku içindeki bir çocuğun naif sesini aktararak resimlere eşlik ediyor. Resimlerse naiflikten uzak, hatta yer yer ürkütücü bir atmosfer yaratarak metinlerle tezatlık oluşturuyor. Umuda yolculuk sona ermeye yaklaşırken, o karanlık atmosfer aydınlanmaya başlıyor.
Metin ve çizimler olarak iki katmanda okunan Yolculuk; çok yakınımızda, hatta içinde bulunduğumuz ortamda yaşamaya çalışan insanların ortak hikâyelerini asla drama kaçmadan, çocuklar -ve hatta yetişkinler için de- sorular sorduracak şekilde aktarıyor: Ya biz de bu durumda olsaydık ne yapardık?

Yolculuk Francesca Sanna Türkçeleştiren: Zeynep Sevde Taze Kitap, 48 sayfa
Yolculuk
Francesca Sanna
Türkçeleştiren: Zeynep Sevde
Taze Kitap, 48 sayfa
Show More