İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Kassandra’nın Laneti

11 Haziran 1967 tarihinde tembel, uyuşuk, keyifli bir Pazar sabahına ve on ikinci yaş gününe uyanan Kassandra Templeton, çekmecesinde daha önce hiç fark etmediği kahverengi bir zarf bulur.

Yazan: Gökhan Yavuz Demir

Her akşam işten dönen eşimin arabası daha sokağa girmeden, bizim Kocabaş kuyruk sallayıp hareketlenerek ve şimşirlere sürünerek annesinin eve döndüğünü haber veriyor. Sonra bana doğru, o iri bedeniyle bir tür mutluluk dansı yapar gibi koşturuyor. Sanki onunla beraber heyecanlanmamı ve karşılamaya hazır olmamı istiyor. Bende istediği etkiyi yaratana kadar gözlerime bakıyor ve sonra aynı hareketlenme sil baştan başlıyor. Tâ ki eşimin otomobili evin köşesine yanaşana kadar. Bizim koca kızın gelecekten verebildiği haber, hepi topu bu kadar ama bunun için bile ciddi bir efor sarfediyor.

Vladimir Tumanov’un Asılı Dağ’ın Kâhini’ni okumaya başlarken, gördüğün ve anladığın bir şeyi, senin kadar berrak göremeyen ve anlayamayan başkalarına anlatmaya çalışmanın ne kadar acılı olabileceğini düşünüyorum. Cezalandırma ve lanetlemede uzmanlaşan Eski Yunan Mitolojisinin de bu kategoriyi boş geçmeyip Kassandra’nın lanetinden yüzyıllar önce bahsetmiş olması boşuna değil.

Kahramanımız Kassandra Templeton 1955’de doğmuş ve hayatının ilk on iki senesini Kanada’daki kartpostal güzelliğinde bir kasaba olan Tory’de geçirmiş. Hayatının bu ilk evresinde en çok isteyip de hayalini kurduğu yegâne şey, kulaklarını deldirip o çok içinin gittiği harikulade küpeleri takmak. Sırf bundan bile, Kassandra’nın ailesi ve dostlarıyla Tory’nin sessiz sakin yaşama temposunda ne kadar huzurlu ve mutlu bir hayat sürdüğünü anlayabiliyoruz. Fakat 1 Temmuz 1967 sabahı bu dingin hayatın içinde yer alan herkes ve her şey, yerini büyük bir karmaşaya bırakacaktır

Tory turistik bir kasabadır. Bu küçücük kasabanın dünyanın pek çok farklı yerinden turist çekmesinin nedeni, yetmiş beş derecelik bir eğimle yatık duran devasa bir doğa harikası olan Asılı Dağ’dır. Tory’nin turizm müdürü Jessica McMadden, daha fazla turist çekmek ve dolayısıyla daha fazla turizm geliri elde etmek için Asılı Dağ’ın yamaçlarının ortalarındaki bir düzlüğe, çelikten bir yürüme yoluyla ulaşılan geniş bir manzara platformu inşa ettirir. Bunu da jeologların, platformu sabitlemek için dağın temeline açılan deliklerin kayayı zayıflatmış olabileceğine dair hazırladıkları raporlara rağmen yapar. Belediye meclisindeki hâlâ düşünme yetisine sahip birkaç üye bu raporun dikkate alınmasını istemişse de Jessica McMadden’ın başını çektiği çoğunluk, turizmin getireceği paranın hayaliyle kendi bildiklerini okumakta ısrar eder ve neticede platform inşa edilip ziyarete açılır.

1 Temmuz 1967 sabahı bütün Toryliler, dört otobüs dolusu turist ve çevre illerden gelen seçkin konuklar, Kanada Federasyonu’nun kuruluş günü kutlaması için Asılı Dağ’ın tam da altında uzanan 100. Yıl Parkı’nda toplanır. Kassandra’nın annesi ve babasının işlettiği Kurt İzi Kafe, bu büyük etkinlik için öğle yemeği servisi yapacaktır. Kassandra da yemek servisi için ebeveynine yardım etmektedir. O esnada en yakın arkadaşı Tiffany elinde bayrağıyla Kassandra’nın yanına gelir. Kassandra yemek hazırlıklarının telaşıyla kendi bayrağını evde unutmuştur. Tiffany, o gidip evden bayrağını alıp gelene kadar yerine on beş dakika bakmayı önerir. Kassandra zamanla yarışarak evine doğru koşmaya başlar. Eve girip bayrağını alır ama daha evden çıkmadan büyük bir gümbürtü eşliğinde çok şiddetli bir sarsıntı başlar. Kassandra daha ne olup bittiğini anlamaya çalışırken Asılı Dağ’ın olduğu taraftan büyük bir toz bulutunun yükseldiğini görür. Jeologlar haklı çıkmış ve ihtiyar Asılı Dağ, temeline açılan deliklerden dolayı göçmüştür. İnsanın doğayla olan ilişkisinde hiç değişmeyen basit hakikat yine kendini hatırlatmıştır: Fizik kurallarını kazıklamaya kalkarsan, nihayetinde mutlaka fizik kuralları seni kazıklar.

Bu elim faciadan elli sene sonra Kassandra Templeton, artık bayraklı kadın olarak tanınmakta ve Mırıldanan Kassandra olarak bilinmektedir. Asılı Dağ’ın çökmesinin ardından hayatta kalan tek Torylidir. Ama bir daha asla normale dönmemiş, kendi iç dünyasında mırıldanarak ve kazadan sonra bir müzeye dönüştürülen göçük alanını her gün ziyaret ederek yaşamaya devam etmiştir. 11 Haziran 2017’de, yani altmış ikinci yaş gününde o Mırıldanan Kassandra her zamanki rutininden farklı bir şey yapar ve yıllar evvel yaşadığı evdeki çalışma masasının gözüne, onun ardından müze görevlilerinin çekmeceyi açtıklarında bulamayacağı kahverengi bir zarf bırakır

11 Haziran 1967 tarihinde tembel, uyuşuk, keyifli bir Pazar sabahına ve on ikinci yaş gününe uyanan Kassandra Templeton çekmecesinde daha önce hiç fark etmediği kahverengi bir zarf bulur. Zarfın içinde bir mektup vardır. Mektup Kassandra’nın el yazısıyla yazılmıştır. Yazan, göçük felâketinden kurtulan tek kişi olan Kassandra’nın kendisi yahut altmış iki yaşındaki hâlidir. Ailesini, dostlarını ve bütün bir kasabayı kurtarması için onu olan biten her şeyden haberdar etmektedir. Kassandra şimdi mitolojideki adaşı gibi geleceği bilmektedir ama bu bilgiye bütün bir kasabayı inandırmak hiç de kolay olmayacaktır.

Bir düşünsenize, on iki yaşında bir çocuk bütün bir kasabanın yok olacağı büyük bir doğal felâketi günü ve saatiyle gelip önceden söylese acaba kim inanır? Roman da bütün dinamizmini işte bu küçük kızın kendine inanmayan kalabalıkları ikna etme mücadelesinden alıyor. Kim bilir, belki de gelecek hakkında Kocabaş kadar bile bilgi sahibi olmamak en iyisidir.

Asılı Dağ’ın Kâhini
Vladimir Tumanov
Türkçeleştiren: Mine Kazmaoğlu
Günışığı Kitaplığı, 292 sayfa

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Show More