İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Mağlubu olmayan savaşların başlangıcı

Mağlubu olmayan savaşların başlangıcı

Çağlayan ÇEVİK

Elizabeth Laird, geçmişte Kutsal Topraklar’ı kurtarmak amacıyla başlatılan, ancak bugün hâlâ yanı başımızda amansızca sürdürülen bin yıllık bir savaşın öyküsünü, kahramanların değil sıradan mağlupların gözünden anlatıyor Haçlı Seferi’nde. Yazık ki kazanan da kaybeden de aynı.

Savaşlar büyük ölçekte dünya tarihinde önemli değişikliklere sebep oldukları kadar, küçük ölçekte binlerce insanın da kaderini değiştirirler. Ölümler, yaralanmalar haricinde dağılan yuvalar, esir alınmalar ve çoğaltılabilecek diğer olaylar dolayısıyla, genel tarih haricinde insanların kendi kişisel tarihinde de birçok değişikliğe sebep olurlar.

Ne yazık ki günümüzde bile bunun örneklerine rastlanan bir dünyada yaşıyoruz. Geride bıraktığımız yıllarda Balkanlar’da yaşananların izleri hâlâ silinebilmiş değil. Komşumuz Irak’ta yaşananlarda artık işgalci ülkenin birlikleri bile ‘mağdur’ olarak anılır oldular. Biraz daha aşağıya indiğimiz zaman, Ortadoğu genel adıyla adlandırılan bölgede yaşananlar aralıklarla devam ettiği gibi, ne yazık ki daha yıllarca sürecek gibi görünüyor. Tıpkı yüzyıllar öncesinde aynı bölgede yaşananlara nazire yaparcasına, aynı sonuçsuz gerekçelerle uzayıp gidiyor!

Ortadoğu şeklinde coğrafi tanımlamayla anılan bölgeye dinî bir adlandırma ile ‘Kutsal Topraklar’ dediğimiz vakit her şey ortaya çıkıyor aslında. Üç büyük dinin kutsal mekânlarının birbiriyle sırt sırta olduğu bölgede, yine bu bölgeyi ele geçirmek veya kontrol altına almak için verilen iktidar mücadeleleri, yapılan savaşlar, dökülen kanlar yüzlerce yıldır bölgenin tarihini tekerrürden öteye geçirmiyor! Ama ne yazık ki, mesele din olduğunda din savaşlarının önüne geçmek de pek kolay olmuyor…

Tarihte bunun en büyük örneklerine genel olarak Haçlı Seferleri dendiğini artık hepimiz biliyoruz. Öyle ki bu savaşlarda yer almış devlet liderlerinden muzaffer kumandanlara, kahraman şövalyelerden kutsal mekân koruyucularına kadar hepsinin ismini bile biliyoruz. Selahaddin Eyyubi’nin Hıristiyan dünyasında bile ‘kahraman’ olarak adlandırılması gibi, Aslan Yürekli Richard için de İslâm dünyası bile ‘büyük şövalye’ tanımlamasını yapıyor. Yıllarca süren mücadelelerde bu
iki isim şanına şan katarken, unutulan, daha doğrusu hiç hatırlanmayan insanların neler yaşadığı ise belki bilinmiyor bile!

TALİHSİZLERİN HİKÂYESİ
Elizabeth Laird, Haçlı Seferi isimli romanında bu dönemde, bölgede yaşayan insanlardan bazılarının neler yaşadığını aktarıyor. Selim, Adil, Hatice, Ali, Zehra, Musa, Leah, Süleyman,İsmail, Mehmed, Adam, Gervase, TomBate, Jennet, Tibby, Lord Guy de Martel, Lord Robert, Peder Jerome, Jacques ve daha da çoğaltılabilecek isimler, yaşanan savaşlarla kaderi değişen insanlardan bazıları. Laird romanında özellikle Selim ve Adam’ın tamamen bambaşka bir hal alan, kimi yerde kesişen, kimi yerde aynı talihsiz olaylarla paralellik gösteren kaderlerini aktarıyor.

Selim Müslüman bir tüccar olan Adil’in küçük oğludur. Adam ise Gervase’nin oğludur. Adil, sakat olduğu için başarılı bir tüccar olamayacağına inandığı oğlu Selim’i Musevi hekim Musa’nın yanına çırak olarak verir. Adam da önce babasının, sonra annesinin ölümünün ardından Lord Guy’un hizmetkârları arasına girer.
Somut olarak ailesi olmayan iki genç artık başkalarına hizmet etmek zorundadırlar. Yaklaşan savaşlarla beraber kaderleri hiç tahmin etmedikleri şekilde
değişecektir. Birisi hem hekimlik, hem ajanlık yapacak ve hiç ummadığı halde kılıç kuşanacaktır, diğeri de tıpkı şanını duyduğu kumandanlar gibi düşmanı ortadan kaldırmak için mücadele edecek, savaş uğrunda yanıp tutuşacaktır. Arada yolları birbirleriyle de kesişecek olan ikili, hayatlarının geri kalanında ise birbirlerini anılarında hatırlayacaklardır.

Bugün ‘kutsal’ olarak adlandırılan, ama aslında hiç de öyle kutsal olmayan bu savaşlar uğruna kaderleri değişen insanların, özellikle iki gencin hikâyesini Elizabeth Laird son derece ustalıkla romanlaştırıyor. Adam ve Selim’in savaş karşısındaki hislerini, yaşadıkları çaresizlikleri, duydukları özlemleri tüm açıklığıyla dile getiriyor. O yıllarda Hıristiyanlarla Müslümanlar arasında yaşanan savaşlar, bugün aynı bölgede Musevilerle Müslümanlar arasında yaşanmaya devam ediyor. Öyle ki artık Selahaddin veya Richard gibi kahramanların olmadığı günümüzde, Selim ve Adam gibi isimsiz ‘talihsiz’lerin sayısı artıyor gibi görünüyor.

Elizabeth Laird, Kutsal Topraklar’da bin yıl önce yaşanan olayları anlatırken, bir taraftan da aynı topraklarda bugün de yaşananlara ışık tutuyor. Geçmişin (ve bugünün) sayfalarında sürükleyici bir yolculuğa çıkmak isteyen genç-yaşlı herkesin keyifle okuyacağı bir roman Haçlı Seferi.

Haçlı Seferi
Elizabeth Laird
Çeviren: Yiğit Değer Bengi
Tudem Yayınları / 360 sayfa
Show More