İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Galileo’nun Dünya ile macerası

Felsefe gibi karmaşıklığından ürkülen bir alanı, onun temeli olan “bir çocuk gibi soru sorma” gücünü anımsatarak doğrudan çocuklara emanet eden Metis Yayınlarının Küçük Filozoflar dizisi, yine çarpıcı bir eserle karşımızda. Merak ve ilgiyle takip edilen serinin 25. kitabında bu kez Galileo’nun dünyasına ışınlanıyoruz.

Yazan: Karin Karakaşlı

“Filozof olmadan önce onlar da çocuktu. Cevaplarını merak ettikleri soruları vardı. Onların hikâyeleriyle, siz de kendi sorularınızın peşine düşebilirsiniz,” diyen Küçük Filozoflar dizisi, 9 – 14 yaş çocukları için dünyaca ünlü filozofların hayatını ve düşünce dünyasını anlatan özenle resimlenmiş kitaplardan oluşuyor. Ama yukarıdaki cümleden anlaşılacağı üzere her seferinde okunmaktan çok daha ötesine geçme, genç okurları kendi özgün hayat maceralarına cesaretlendirme niyetinde. Frédéric Morlot ve Chiara Pastorini tarafından kaleme alınan Galileo İle Mevleviler de (Galilée part en vrille), Dünya’nın Güneş
çevresinde döndüğünü keşfederek kiliseyi karşısına alan çılgın bilim insanı Galileo eşliğinde genç okurları kendi tutkularını
bulmaya ve izlemeye çağırıyor.

Orçun Türkay’ın akıcı Türkçesiyle ilerleyen hikâye, Junli Song tarafından birbirinden renkli ve ayrıntılı resimlerle donatılmış. Serigraf baskı ve gravür tekniğindeki yaratıcılığın tadına gerçekten de doyum yok.

Çocukken sihir ve hokkabazlık tutkunu olan, büyüyünce de matematiğe merak salan Frédéric Morlot’yu okurlar bu dizinin dokuzuncu kitabı olan, Anne-Margot Ramstein’la birlikte yazdığı Albert Einstein’ın Işığı ile tanıdı. Yazara Galileo İle Mevleviler
kitabında, diş hekimi olmasının yanı sıra felsefe atölyeleri düzenleyen “Küçük Aydınlanma” adındaki topluluğu kuran Chiara
Pastorini eşlik ediyor.

GÖKYÜZÜNE ÂŞIK BIR ÇOCUK
Çağdaş bir masal formatında kurdukları hikâyede iki yazar, öncelikle Galileo’nun çocukluğuna giderek İtalya’nın Pisa kentindeki o meşhur eğik kulenin bahçesinde kardeşleriyle saklambaç oynayan, geceleri ise gözünü yıldızlardan ve gökcisimlerinden
alamayan küçük oğlanla tanıştırıyor bizi.

Pastorini ve Morlot, Galileo’nun bilimsel çalışmalarını genç okurları sıkmayacak muzip ve açık bir dille anlatmayı başarmış. Gökcisimlerinin hareketine tutkun bir genç olarak üniversitede matematik öğreten Galileo ile öğrencisi Vincenzo’nun, çan kulesinin tepesinden fırlattıkları balkabağı ve karpuzlarla giriştikleri deney, bir yanıyla okuru gülümsetirken aslında yazarlar -sonradan da görüleceği üzere- bu anekdotlar aracılığıyla her seferinde usulca bilimsel bir mesaj da veriyor: “Galileo’nun deneysel yöntemi bulduğu için modern bilime öncülük ettiği düşünülür. Onun sayesinde, bilim deney ile kanıtlamanın birbirinden
ayrı düşünülemeyeceği bir bütüne dönüşmüştür, ikisinin de hakikat arayışında vazgeçilmez öğeler olduğuna inanılır. Modern bilim açısından, açıklayıcı bir kuram olmaksızın yapılan basit bir gözlem de herhangi bir olguya uymayan kuram da yetersizdir.”

MEVLANA ILE KARŞILAŞMA
Vincenzo’nun Hollanda’dan getirdiği dürbüne Venedikli cam ustalarının üflediği mercekleri yerleştiren Galileo’nun bu aletle baktığı gökyüzünde Samanyolu’nu, Ay’ı, gezegenleri gördüğü zaman hissettiği coşkuya kapılmamak mümkün değil. Ardından kitaba adını veren ve edebiyatın büyüsünü kanıtlayan kurgusal karşılaşmaya geliyor sıra. Galileo ile onun kısaca “Celal” dediği, “383 yaşındaki sarıklı ihtiyar” Mevlana Celalettin Rumi’nin meyhanedeki karşılaşmaları, yazarlara Doğu ve Batı dünyasının referans sistemi ve hareketin göreliliği başta olmak üzere bilime yaklaşımlarını bir arada sunma fırsatı veriyor.

Bu kurgudan hareketle o zamana kadar inanılanın aksine Dünya’nın Güneş’in ekseninde döndüğünü ve dolayısıyla bu gezegenin evrenin merkezi olmadığını keşfeden Galileo’nun heyecanıyla savruluyoruz. Ancak yerleşik düzen açısından bu heyecan fazlasıyla tehlikeli. Kitapları gizlice yurtdışına çıkarılıp basılan Galileo, 1653’de Engizisyon tarafından yargılanıp ev
hapsine mahkûm ediliyor. Zamanının çok ötesindeki fikirleriyle bugün modern bilimin ve bilim felsefesinin temel taşlarından biri olarak kabul edilen Galileo Galilei, dürbünüyle çok fazla gökyüzüne bakmaktan hayatının son yıllarında uzağı göremeyen ve keşiflerini artık hiç kamuyla paylaşmayan küskün bir adama dönüşüyor. Ancak bu kitap aracılığıyla onun meraklı çocukluğuna ve bitmek tükenmek bilmeyen keşfetme hevesine tanıklık etmek ilham verici bir macera. Genç okurları soru sormaya, tartışmaya ve kendi gerçeklerini bulmaya yönlendiren kurgusuyla Küçük Filozoflar dizisinin bu yeni durağı da eğlendirirken
öğretiyor. Özellikle de Mevlana’nın dediği gibi “insanın hakikati kendi içinde nasıl arayabileceğini” öğretiyor. Bundan daha büyük ve ömürlük bir ders de olmasa gerek.

Galileo İle Mevleviler
Frédéric Morlot – Chiara Pastorini
Resimleyen: Junli Song
Türkçeleştiren: Orçun Türkay
Metis Yayınları, 64 sayfa

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Show More