İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

Çocukluk arkadaşı değil “çocukluktan beri” arkadaş olmak

Galiba, en iyi arkadaşı hiç değişmesin ister çocuk. İster istemesine de kendini gerçekleştiren her bireyin başka yerlere savrulma, farklı benliklerde var olma ihtimalini de içten içe bilir…

Yazan: Seda Akipek

Çocukken, “hiç ayrılmayalım”a denk düşen ne çok pakt yaptık en iyi arkadaşımızla; dostluğumuzun biricikliğini ne değişik ne yaratıcı yollarla taçlandırdık. Kimimiz varlığı dahi bilinmeyen kilitli defterleri ona emanet etti kimimizse iki kişilik gizli kulüpler kurdu, bir sırrı paylaşmak için. Konuştukları kendilerine özel kalsın isteyenler oldu aramızda, bir dil uydurdular; konuştukça konuştular ve uyduruk dili anadilden daha akıcı konuşur hâle geldiler. “Var mısın?” sorularıyla serçe parmak sözü verenlerimiz de oldu. Her zaman olmayacaksa da bir zaman mutlaka yan yana geleceklerinin çocukça yeminidir serçe parmak sözü, ciddi iştir.

Bu örneklerden her biri dostluğun gayri resmi garanti listesine dâhildir.Galiba, en iyi arkadaşı hiç değişmesin ister çocuk. İster istemesine de kendini gerçekleştiren her bireyin başka yerlere savrulma, farklı benliklerde var olma ihtimalini de içten içe bilir. Sonrası ne büyük sürpriz ama! Onları birbirlerine kenetleyen gizli bir bağ olup olmadığını büyürken anlayacakları heyecanlı bir bekleyiş önlerindeki…

Alex Latimer’in yazdığı David Litchfield’in resimlediği Çekirdek ile Yumurta’da bu türden bir bekleyiş hikâye ediliyor. Çekirdek ve Yumurta’nın aynı boyda ve şekilde oldukları zamandan başlayan dostluğu, Çekirdek’in olduğu noktaya dikili kalmasıyla, Yumurta’nınsa tüylerinin uzaması ve kanatlarının güçlenmesiyle köklü bir değişime uğruyor. Ama onların birbirlerine verdikleri bir serçe parmak sözü var; hayata karışma biçimlerinin farklılığına rağmen çocuklukta örülen o gizli bağın peşindeler. Latimer’in özellikle, hikâyenin sabit karakteri Çekirdek’i sözcükleriyle harekete geçiriş şekli hikâyenin yoğun duygusunu pekiştiriyor ve anlatımın akışını belirliyor: Peşinden gidebilecekmiş gibi ileri uzattığı dalları tutasımız ve becerebilse havaya zıplardı, dedirten mutluluğuna tebessüm edesimiz geliyor. Ödüllü çizer Litchfield’ın bir yerde bir gökte betimlediği ışık ışık atmosferse bize hem tanıdık dünyadan hem de hayal dünyasından sesleniyor. Tertemiz bir çeviri ve edisyonla dilimize kazandırılan bu dostluk hikâyesinde Çekirdek ve Yumurta, her yaştan okura “çocukluk arkadaşı değil çocukluktan beri arkadaş onlar” dedirtiyor.

Çekirdek ile Yumurta
Alex Latimer
Resimleyen: David Litchfield
Türkçeleştiren: Emre Ülgen Dal
Katkıda Bulunan: Şiirsel Taş
Domingo Yayınları, 32 sayfa

 

Show More