İyi Kitap

Çocuk ve Gençlik Kitapları Dergisi

İyilik, hayırseverlik, dayanışma

Jordan, ağaçlara tırmanan bir çocuk değildir. Tırmanmaya yetenekli ya da hevesli olmadığı gibi, kedilere de bayılmıyordur. Ancak orada, yukarıda yardıma ihtiyacı olan bir kedi varken, Jordan onu görmemiş gibi yapamaz. Çünkü verilmiş bir sözü vardır…

Ben Davis’in romanı Çorba Dayanışması, hastalığı ertesinde ailesiyle birlikte kentten kasabaya taşınan Jordan’ın merkezinde olduğu bir dayanışma hikâyesi. Dayanışma örneğini gerçek hayattan alan yazar, romanında iç içe geçmiş sorunlarıyla ilk gençlik yıllarına adım atmak üzere olan Jordan üzerinden her daim direnmenin önemini anlatıyor.

Roman, Jordan’ın mahsur kalmış kediyi kurtarmak üzere yüksek bir ağaca tırmandığı sahneyle açılıyor. Daha baştan anlıyoruz ki, Jordan, ağaçlara tırmanan bir çocuk değildir; tırmanmaya yetenekli ya da hevesli olmadığı gibi, kedilere de bayılmıyordur. Ancak orada, yukarıda yardıma ihtiyacı olan bir kedi varken, Jordan onu görmemiş gibi yapamaz. Çünkü verilmiş bir sözü vardır. İyilik zamanı geldiyse, arkasını dönemez. Anlaşma açık seçiktir: “Ne zaman birinin yardıma ihtiyacı olsa, gönüllü olacağız. İyilik yapma fırsatı olduğunda kaçmak YASAK.” Kendini kandıran bir çocuk yok karşımızda. Jordan, uzun bir yoldan gelmiştir buraya, yaşına göre epeyce uzun bir yoldan. Roman, şimdiki zaman ile geçmiş zamanın birbirini takip ettiği bölümler hâlinde akan kurgusuyla, soru işaretlerine yer bırakmadan Jordan’ın her şeye rağmen iyilik motivasyonunun ardında ne olduğunu hemen gösteriyor okuruna. Jordan, romanın güncel zamanında sağlıklı olsa da lösemi teşhisiyle hastanede haftalarca tedavi görmüş, en yakın arkadaşlarını bu süreçte kaybetmiş ve hastalığın geri gelme kaygısını içinde taşıyan bir çocuktur. İyilik yapmak da aldığı nefese odaklanmak gibi, iyileşmenin yollarından biridir. Ancak iyileşme, tek bir kişinin iyilik hâline bağlı olamaz; her şeyin ve herkesin iyi olmasına çabalamak gerekir ki, iyi olalım.

Ağır tedavi süreci boyunca, aynı hastane koğuşunda kaldığı Rio’dan aldığı ilham ve ona verdiği sözle, tüm güçlüklere rağmen iyilik hâlini yaygınlaştırmaya çaba gösteren Jordan, kasabaya taşınmalarıyla bir miktar sarsılsa da sosyal medya fenomeni olmak isteyen ve kasabayı hayallerine dar bulan ablası Abby kadar sarsılmamıştır. Belki zaten bir kırılma yaşadığı, hayatın normal akışından ve sıradan olanın, gündelik olanın ritminden epey önce koptuğu için, çok dert etmez yeni bir çevrede bulunmayı. Zorbalık gördüğü günlerden birinde, aynı zorbalıktan muztarip bir evsize çantasındaki çorba termosunu verir. Her şey, bu ilk çorbayla başlar. Günler boyu, annesinin yaptığı çorbayı evsiz bir savaş gazisi olan Harry’e veren Jordan, bir süre sonra Abby’ye yakalanır. Hiç de “tın tın” bir çocuk olmayan Abby, kasabada yaşayan evsizlerin sosyal medyadaki sesi olmaya karar verdiğinde, olaylar büyür; farklı kentlerden ve ülkelerden çocuklar ve gençler ördükleri ağlarla evsizlerle dayanışır ve hareketi ivmelendirir. Abby, evsizlerle kısa röportajlar yaparak onların hikâyelerini paylaşır, zincir marketlerin gıda israfını haberleştirir ve satılmayan gıdanın çöpe atılmayıp ihtiyacı olanlara verilmesi için eylem yapar. En sonunda tüm ana akım medyanın dikkatini bu küçük kasabaya çekmeyi başarır. İşin içine ünlü gazeteciler, kent konseyleri, polisler girer; işin içine öğrenciler, öğretmenler, anne babalar ve mahalleli girer. Kazanan, daha baştan bellidir: Dayanışma, yaşatır.

Üzerinde durulması gereken iki husus var: Hareket, bir iyilik hareketi olarak başlıyor -en azından Jordan ve Rio arasındaki sözleşme, iyilik hâlinin yaşatılması ve büyütülmesine dayanıyor. Hareketin ortalarında bir yerlerde, Jordan’ın davranışı -hiç değilse bir sahnede- “hayırseverlik” olarak niteleniyor. Ve “bu şey” en sonunda dayanışmaya dönüşüyor; bir atımlık olmayan, örgütlü, bilinçli ve sürdürülebilir bir harekete. Roman, bu kavramların her birini tartışmak, kesişme ve ayrışma hatlarını düşünmek için geniş bir zemin sunuyor okura. Romanı, sadece bu kavramlar etrafında tartışmak bile mümkün. İyilik hareketini başlatanların, kanser hastası çocuklar olması üzerine de konuşulabilir.

Buradan ikinci hususa bağlanmak mümkün: Hastalık. Metanet ve kaygı, hastalık ve direniş, hayat ve ölüm, gündelik yaşam ritmi ve yaşamın kırılganlığı romanda bir arada. Bir çocuğun dilinden yazılan hikâyenin oldukça “sert” bir yanı var. Sanki birkaç okurun aynı anda okuyup üzerine birlikte düşünmesinin daha isabetli olacağı bir roman, bu. Belki hikâyenin ruhuna da böylesi uygundur.

Çorba Dayanışması

Ben Davis

Türkçeleştiren: Mert Doğruer

Kapak Resmi: Julia Christians

Editör: Yağmur Yavaş Aydın

Tudem Yayınları, 272 sayfa

Show More