Karin Karakaşlı susmuşların, susturulmuşların sesine kulak veren, kaleme aldığı hikâyelerle onların sesini duyurmaya çalışan bir yazar. Sadece kendi olmak isteyen ve dünyayı keşfetmek derdinde olan çocuklar ve gençler için de kalem oynatan Karakaşlı “Hem okurken hem yazarken beni ilham ve umutla dolduran çocuk edebiyatına çok şey borçluyum,” diyor. Göze aldığı cesur kurgular ve en yaratıcı içeriklerle her yaştan okuru peşinden sürükleyebilecek güçte olan çocuk edebiyatı, Karakaşlı için adeta kendi içinde bir okul. En sevdiği okurlar da çocuklar ve gençler tabii ki.
- Geçmişe dönüp yazarlığınızın ilk günlerindeki hâlinizle konuşsanız, vereceğiniz öğüt ne olurdu?
Bu kadar saf olma. - Yazarlık, geçiminizi sağlayan bir iş mi? Başka bir mesleğiniz var mı?
Hayır, yazarlıktan geçinemiyorum. Gazeteci, öğretmen, çevirmen, editör gibi türlü hâllere büründüm bir ömür. - Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
İşlerin yoğunluğuna göre çok değişiyor ama yoğunlaştığımda, hele de geceleri zaman kavramı ortadan kalkar. - İşlerinize dair eleştiri yazıları sizi öfkelendirir mi?
Haksızlık, düşmanlık ve haset öfkelendirir, eleştiri değil. - Okuduğunuz son resimli kitap?
Çarli Maytap ve En Sevdiği Kitap, Julia Donaldson/Axel Scheffler - Keşke ben yazsaydım dediğiniz kitap?
André Aciman’ın Adınla Çağır Beni ve Bul Beni romanları - Yerinde olmak istediğiniz roman kahramanı?
Tante Rosa - Nefret ettiğiniz roman kahramanı?
Bulamadım; kötü karakterler de bana çok şey öğretti. - Sizce en iyi edebiyat uyarlaması film ya da dizi?
“Call Me By Your Name” (Adınla Çağır Beni)-Luca Guadagnino - İsminizi Google’da aratıyor musunuz? Ne sıklıkla?
Eskiden arada bakıyordum. Çok uzun zamandır unuttum, bakmıyorum hiç. - En çekilmez özelliğiniz?
İnsanı deli edecek kadar suskunlaşabilirim. - En sevdiğiniz uğraşınız, hobiniz?
Hayal kurmak. - Çalmak istediğiniz müzik aleti?
Piyano. - Bir mucit olsanız, ne icat etmek isterdiniz?
Işınlanmayı. - Tarihte hangi dönemde/zaman diliminde yaşamak isterdiniz?
1920-30’lar Avrupası. - Issız adaya düşseniz yanınızda götüreceğiniz
üç şey?
Cep telefonu (şarj derdimin olmayacağını varsaymak istiyorum), kitap, defter (dördüncü seçenek olmadığı için yanında kalemlilerinden olsun).
