Tanıştığıma memnun oldum “Sıkıntı”

Sıkıntının tek bir nedeni olmadığı gibi ondan kurtulmanın da tek bir yolu yok.

Yazan: Yasemin Yılmaz Yüksek

Ne mutlu ki artık çoğu uzman, ebeveynlere “Bırakın çocuğunuzun canı sıkılsın,” demeye başladı ve sıkıntı, çocukların yaşamında istediği alanı bulabildi. Anne-babalar (daha da genelleyecek olursak yetişkinler) sıkıntıyı “kovalamayınca”, çocuklar tanıştıkları bu duyguyla beraber yaşamayı öğrendiler. Hem de deneyerek, yanılarak, hissederek. Off, pofflarla süslü bu zaman dilimlerini kolları bağlı geçiren minik asık suratlılarımız, sıkıntılı anlarına yavaş yavaş yeni oyunlar, yeni arkadaşlar dahil etmeye başladılar. İşe yarayan oyunlar günlük rutinlerinin bir parçası olabildi. Elbette bir süreliğine, yeni bir sıkıntı kapılarını çalana dek.

Gaye Özdamar’ın Nesin Yayınlarından çıkan Benim Adım Sıkıntı adlı kitabı, her yaştan bireyin hissettiği ancak sadece çocukların neredeyse her gün deneyimledikleri sıkıntı duygusunu çok eğlenceli bir dille ele alıyor. Sıkıntı okurun karşısına ete kemiğe bürünmüş bir hâlde çıkıyor, kendini tanıtıyor ve başlıyor onunla konuşmaya. Karşısında konuşan ve ricada bulunan bir sıkıntı gören okurun, ona kulak vermekten başka yolu yok. Oldukça kibar konuşan, karşısındakini “sıkmadan” sıkıntıyı deneyimlemesine olanak sağlayan bu tanıdık duygu, hayatlarımızda olmayı aslında o kadar da istemediğini belli ediyor cümlelerinde. Zaten bizden -kitabı okuyandan, resimlerine bakandan- istediği de onu bir an önce göndermemiz. Nasıl mı? Çok kolay. Üstelik sıkıntının tek bir nedeni olmadığı gibi ondan kurtulmanın da tek bir yolu yok. 

Duygularıyla yeni yeni tanışan ve sıklıkla bocalayan çocuk okurlara sıkıntıdan eğlenerek bahsetmek için hazırlanmış başarılı bir resimli kitap örneği Benim Adım Sıkıntı. Çocuklarla duygular hakkında konuşmak,  duygularını ifade etmeyi öğrenmelerinde oldukça önemli bir faktör. Özellikle “olumsuz” olarak nitelendirilen duyguların, bir yetişkin tarafından kabul edildiğini görmek duyguların bastırılmadan hissedilmesine olanak sağladığı gibi, duygunun sözel olarak ifade edilmesini de mümkün kılmaktadır. Üç yaş üzeri çocuklarla duygular hakkında konuşurken kullanılabilecek kitapta Şeyda Ünal’ın özgün çizimleri sayesinde sıkıntı somutlaştırılarak anlatılabilmekte, duyguları sağlıklı ifade edebilmenin önkoşulunun onları kabul etmek olduğu vurgulanmaktadır.