Mucizevi notalar ve rengârenk mevsimler

Sayfaların arasında kitabın karakteri Defne ile bir maceraya atılıyoruz. Meselemiz büyük: Mevsimlerin peşindeyiz.

Yazan: Olcay Mağden

Bazı insanlar vardır, on parmaklarından onlarca marifet taşar. Bir gün pelerin geçirirler sırtlarına, başka bir gün bir bakmışsınız bambaşka bir pelerinle karşınızda. Üstelik imzalarını attıkları ne varsa öyle bir zevkle işlenmiştir ki mest olursunuz. Eda Albayrak da benim için böyle muhteşem ve muhterem kişiliklerden biri. Ne yaparsa hiç şüphesiz alkışlanacak bir isim. 

Özellikle “Bidigago” serisiyle bizi yaratıcı düşüncelerle dopdolu bir gezintiye çıkaran Eda Albayrak, bu kez de okurlarına mevsimleri anlatıyor. Üstelik renk renk kelimelerle süslenmiş birbirinden leziz çizimler de ona eşlik ediyor. Sayfaların arasında kitabın karakteri Defne ile bir maceraya atılıyoruz. Meselemiz büyük: Mevsimlerin peşindeyiz. Sahi şu takvimin yaprakları birer birer düşerken mevsimler nereye gitti böyle? Peki yetişkinlere ne demeli? Telefonlar kulaklarında, çantalar omuzlarında oralı oldukları bile yok. Varsa yoksa bir telaş, bir karmaşa, koşuşturma. Hani sonbaharın kızılı, güneşin sarısı? Nerede gökyüzünün mavisi, baharın yeşili? Ne zaman yağacak şu kar? Nerede kaldı beyazlar içindeki kış? Belli ki bu gidişle yaz, göstermeyecek o sımsıcak yüzünü. 

Tam Defne’nin koluna girip kaygıyla biçare yol alırken, Eda Albayrak’ın büyülü melodiler gibi süzülen kelimeleri yetişiyor imdadımıza. Ve elbette Burcu Koçer Oruç’un sözcüklere eşlik eden birbirinden muhteşem çizimleri. Öyle ki gören, kitabın kendine has bir ruhu var da canlanıverecek sanır. Belki de bu yüzden mevsimlerle müzik iç içe geçiyor ve bestekâr komşu Vivi kemanını kaptığı gibi imdada yetişiyor, bir mucizedir gerçekleşiyor. Defne’nin bitmek bilmeyen sorularıysa Vivi’nin parmaklarının arasından dökülen şifalı notalarla yanıt buluyor. 

Hep Kitap etiketiyle yayımlanan kitabın editör koltuğunda, son zamanlarda adını giderek daha fazla duymaya başladığımız ve başarılı işlerini merakla takip ettiğim Bade Baran oturuyor. Eda Albayrak’ın konuk olduğu ve çocuklar ile yaratıcı zekâ konusundan bahsettiği “Arkadaşım Kitap” podcast serisini de bu vesileyle analım ve Bir Müzik Efsanesi Mevsimlerin Gelişi kitabından alıntı yaparak bitirelim:

“Bir ateşböceği olsan, güneşin sıcak, daha daha sıcak olduğunu… Doğanın dinlendiğini… Meyvelerini verdiğini ağaçların nasıl haber verirdin?”